Dördüncü Enternasyonal Venezuela’ya yapılan yeni darbe girişimine ve emperyalist müdahaleye şiddetle karşı çıkıyor. Açık ve alaycı bir şekilde organize edilmiş bir kampanyada, ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in (Trump’ın Latin Amerika’daki kötü şöhretinden dolayı), 22 Ocak’ta yayınlanan bir videoda ilk işaretini vermesiyle başlayan bir stratejinin sonucunda birkaç saat içinde Juan Guaidó kendi kendisini –hiç kimsenin oy vermemiş olmasına rağmen- Venezuela’nın devlet başkanı olarak ilan etti. Bu ilanın ardından, Dünya’nın dört bir yanındaki Devlet Başkanları ve neo-muhafazakâr, sağcı hatta neo-faşist hükümetler çığ gibi bu sözde yeni hükümeti tanımaya başladı. Amerikan Devletleri Örgütü ve “Lima Deklarasyonu”nu imzalayan bölge ülkeleri de Guaidó’nun gayrı-meşru başkanlığını tanıyarak, Venezuela’yı ablukaya alarak ve bir askeri müdahaleyi tetiklemeye çalışarak emperyalist planlara derhal tabi oldular.


Ulusal egemenliğin asgari temellerini ihlal eden bu darbe girişimini ve emperyalist müdahaleyi kınayan kampanyalara kararlı bir şekilde katılıyoruz. En geniş halkçı, birleşik, enternasyonalist ve demokratik cephenin kurulması çağrısını yapıyoruz. Bu şu anlama gelmektedir, Maduro hükümeti ve Venezuela’da kurduğu rejim karşısındaki eleştirilerimiz ve farklılıklarımız her ne olursa olsun, emperyalist bir darbeden medet umulamaz. Bırakalım Venezuela halkı özgür, egemen ve demokratik bir şekilde kendi geleceğine kendisi karar versin.


Venezuela’da inkâr edilemez siyasal, toplumsal ve ekonomik sorunlar ancak “demokrasinin ve insan haklarının” savunusu konusunda hiçbir inandırıcılığı olmayan emperyalistlerin müdahale etmediği koşullarda demokratik olarak çözülebilir. Ülkenin son derece vahim ekonomik durumundan, hükümetin zorlukları, çelişkileri ve kötü tercihlerinden bezmiş önemli halk kesimlerinin darbeyi desteklemek için sokağa indiği doğrudur. Bu trajik bir durum. Çünkü ulusal oligarşinin ve uluslararası gerici ve hatta neofaşist emperyalist güçlerin emrine girerek Venezuela’daki ekonomik ve toplumsal durumu ve insan haklarının vaziyetini değiştirmek mümkün olmayacaktır.


Şu anda, tüm işaretler darbeyi yürütenlerin bir iç savaşı ve/veya yabancı güçlerin doğrudan bir müdahalesini kışkırtmaya çalıştığını gösteriyor. Bunun ülkenin sorunlarını derinleştirmekten ve Amerika’da ve tüm dünyada sağın ve aşırı sağın siyasal saldırısına güç katmaktan başka bir sonucu olmayacaktır. Bir silahlı çatışma bölge için bir felaket senaryosu teşkil edecek ve uluslararası büyük oligopoller tarafından ülkenin petrol kaynaklarının denetimi için yeni bir seferberliğe olanak sağlayacaktır. Irak’ın ABD tarafından işgalinin oluşturduğu felaket, darbenin sorumluları tutumlarını değiştirmediği takdirde Venezuela’da ve tüm bölgede meydana gelebileceklere dair bir fikir veriyor. 


Tüm devrimci, ilerici ve demokratik güçleri bu yeni emperyalist müdahaleye karşı harekete geçmeye ve Venezuela halkının egemenliğini savunmaya çağırıyoruz. Ancak bu egemenlik, ekonomileri sabote edilmeden, silahlı müdahale tehdidi olmadan ve sandıklarda ifade edilen çoğunluğa saygı içinde halkın kendi siyasal, toplumsal ve iktisadi sorunlarını çözmesini sağlayacaktır. 


Venezuela’da darbeye hayır!
Venezuela krizinden anti-emperyalist ve egemenliğe dayalı bir çıkış için!

IV. Enternasyonal Yürütme Bürosu
24 Ocak 2019