Niğde’nin Ulukışla ilçesinde maden arama ve işleme faaliyetlerine soyunan, Aydın Doğan’ın da ortakları arasında bulunduğu Gümüştaş isimli madenci şirketin kanunsuz hareketleri bir kez daha altın karşıtı mücadelenin engeline takıldı. Arama faaliyetlerinin yürütmesini durdurduğumuz şirketin, işletme faaliyetlerinde bulunma projesi ile Tepeköy’de kurduğu tesisleri faaliyete geçirmesi üzerine Niğde İl Özel İdaresine yaptığımız ihbar sonrasında, tesislere giden heyet tarafından, şirketin işyeri ve çalışma ruhsatı almadan faaliyete başladığı tespit edilerek, işletme tesislerinin kapatılmasına karar verildi.

İşyeri açma ve çalışma ruhsatı almadan, bu yönde bir başvuruda dahi bulunmadan faaliyete başlamak Gümüştaş isimli altıncı şirketin, ilk kanunsuz eylemi değil. Ulukışlalıların emeğine, doğasına göz dikerek yola çıkan altıncı şirket, 2009 yılından beri hukuka aykırı eylemler sergilemekten geri durmuyor.

2009 yılında maden arama ve işletme faaliyeti yürütmek amacıyla Niğde Ulukışla’ya gelen madenci şirket halkın tepki göstermesi üzerine, önce Maden Köyü’nde sonra da Hasangazi ve Porsuk Köyleri’nde barınamayacağını anlayınca gözünü Tepeköy’e dikerek Maden Köyü’nden çıkartacağı altınları, Tepeköy’de işletmeyi planlamaya başladı.

İşletme tesisini kurmak için Ulukışla’ya bağlı Porsuk ve Hasangazi köylerinin sulama göletinin bulunduğu alanda hazineden arazi almak için girişimlerde bulunan şirket, daha önce Niğde İl Özel idaresi tarafından Porsuk Göleti’nin tamamlanması amacıyla kamulaştırılan araziyi hukuka aykırı olarak satın aldı. Aksaray İdare Mahkemesi’nde açtığımız davada, mahkeme, arazinin satış işlemini, Kamulaştırma Kanunu’nca öngörülen yasal prosedüre uymaksızın yapılmış olması nedeniyle iptal etti.

Niğde İl Özel İdaresinin, verilen mahkeme kararını uygulamaması, yapılan başvuruya yanıt vermemesi üzerine 2011 yılı Eylül ayında idareciler hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

Bu suç duyurusunun ardından şikâyet edilen Vali, İl Özel İdaresinin diğer yetkilileri, apar topar İl Genel Meclisi’nde aldıkları kararla, arazinin Aydın Doğan’dan 159.300,00 TL bedelle satın alınarak eski mal sahiplerine iadesine yönelik süreci başlattı.  Davacılarla Niğde İl Özel İdaresi arasında yapılan yazışmalar sonrasında, arazinin 1100 TL karşılığında “gerçek sahiplerine” geri verilmesine karar verildi.

Şirketin Maden Köyü’nde, arama faaliyetleri ile ilgili olarak, 2011 yılının Nisan ayında Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca verilen ÇED Olumlu kararına karşı açtığımız davada, Aksaray İdare Mahkemesi tarafından, şirketin arama faaliyetlerinin yürütmesi durduruldu.

Maden arama faaliyetlerinin yürütmesinin durdurulmasına aldırış etmeyerek çıkaracağı altını işleteceği sahaya ilişkin çalışmalar yürüten şirketin kanunsuz eylemleri altın karşıtı hareketin engeline takıldı. Tepeköy’deki işletme tesisi, iş yeri açma ve çalışma ruhsatı başvurusu dahi yapmadan faaliyete başlatılması nedeniyle kapatıldı

Ulukışlalıların Meşru Mücadelesi Karşısında Barınamayacaksınız !

Yargı tarafından verilmiş kararı, ancak haklarında suç duyurusunda bulunulmasından sonra uygulayan idarecilerin, aldıkları ihbar üzerine hareket ederek şirketinin kanuna aykırı olarak faaliyete geçtiğini yakalaması, görev gereği yürütülmesi gereken denetim mekanizmasının pratikte ancak görevi kötüye kullanma suçuna ilişkin suç duyurularının itici gücüyle yürüdüğü hakkında da ipucu veriyor.

Gümüştaş isimli şirketin, arama ve işletme faaliyetine ilişkin olarak eş zamanlı ÇED süreci başlatması, arama faaliyetinin yargı tarafından yürütmesinin durdurulmasına karşın işletmeyi biran önce faaliyete geçirmek amacıyla yangından mal kaçırırcasına hareket etmesi gösteriyor ki; teşvik politikaları, doğayı hammadde olarak sermayenin kullanımına açan mevzuat değişiklikleri ve denetimi sıfırlayan uygulamalar sermayenin açlığını gidermeye yetmiyor.

Altıncı şirketin bu açlığı bugün, tesisin mühürlenmesinin hemen ardından Tepeköy’deki altın karşıtı yurttaşların tehdit edilmesine kadar varıyor. Bir yandan da aralarında nüfuzlu bürokratların da bulunduğu bir ikna heyetiyle altın karşıtı yurttaşlar evleri ziyaret edilerek dava açmaktan vazgeçirilmeye çalışılıyor.

Ulukışla köylülerinin altın karşıtı mücadelesi karşısında köşeye sıkışan Gümüştaş Şirketi’nin telaşı hukuksuz eylemleriyle daha da büyüyor.

Doğaya, emeğe ve yaşama siyanürüyle zehir saçmaya çalışan altıncı şirketin sorumlularına ve şirketle işbirliği içerisinde hareket eden idarecilere sesleniyoruz; doğayı, emeği yok sayan kanunsuz eylemleriniz Ulukışlalıların meşru ve haklı mücadelesi karşısında barınamayacak. Ulukışlalıların mücadelesinin meşruiyeti, şirketler lehine eğilip bükülen kanunlar ve idari uygulamalar karşısında kendi öz gücü ve demokrasi iradesinden beslenmeye devam edecek. Ve kendi lehlerine kanun ve teamül yaratanlar, tıpkı şimdi olduğu gibi, her yeni hukuksuz eylemde halkın iradesini karşısında bulmaya devam edecek.

Çünkü bizler, emeğe ve doğaya hükmetmeye çalışan her müdahaleye karşı doğayla birlikte özgürleşmeyi seçenler olarak hala Ulukışla’da, hala her yerdeyiz!

Ekoloji Kolektifi